Zayıflamak için denenen birçok yöntemden biri de mısır püskülü çayı. Ahmet Maranki tarafından tanıtılan mısır püskülü, kolay yoldan kilo vermek isteyenlere önerebileceğimiz bitkisel bir çözümdür. Mısır püskülü, mısırın saçaklarına verilen isimdir. İçerisinde birçok yararlı maddenin bulunduğu mısır püskülü sivilcelerden de kurtulmanızı sağlamaktadır. Mısır püskülü, çay şeklinde tüketilmektedir.
Mısır püskülü ile zayıflama yöntemini eminim ki tüm kadınlar duymuştur. Mısır püskülü çayı yapmak için mısır püskülünü ince ince kıyın. 1 su bardağı kaynamış suya 1 tatlı kaşığı kıyılmış mısır püskülünü atın. 5 dakika demledikten sonra süzün. Özellikle yemeklerden önce tüketmeniz gereken bu çayı dilerseniz yemeklerinizin yanında da tüketebilirsiniz. Son derece besleyici olan bu çayı yemeklerden önce tüketmek daha az kalori almanızı sağlayacaktır.
Metabolizmanızı hızlandıracak olan bu çay kilo vermenize olumlu yönde etki edecektir. Böbrek taşlarının düşürülmesinde de kullanılabilen bu çayı, böbreklerde görülen iltihaplı enfeksiyonların tedavisinde yardımcı tedavi yöntemi olarak da kullanabilirsiniz. Doğum sonrası bayanlarda ödem artışı görülür. Mısır püskülü çayı bu ödemin atılmasına büyük yardım eder.
Mısır püskülü çayı sadece zayıflamaya, böbrek problemlerine iyi gelmez. Bunların yanında yaşlanmayla beraber görülme sıklığı artan romatizmalı hastalıklarda, eklem iltihaplarında da kullanılabilir. Mısır püskülünün içeriğinde allontoin isimli bakteri öldürücü bir enzim bulunmaktadır. Sivilcelere iyi gelmesinde bu enzimin katkısı büyüktür. Bu enzimin bir başka özelliği de cildimizi zararlı güneş ışınlarından korumasıdır. Bu özelliği nedeniyle çoğu güneş kreminde ve cilt bakım kremlerinde bulunmaktadır.
Bulantı, şişkinlik, hazımsızlık gibi mide sorunları zaman zaman insanların başına gelen sorunlardır. Bu gibi durumlarda mideyi rahatlatmak için çeşitli yöntemler denenir. Bunlardan birisi de mideyi rahatlatan bitki çayları içmektir. Nane çayı mideyi rahatlatmaya yardımcı olan çaylardan en etkili olanıdır. Sindirim sistemi fonksiyonlarının iyi çalışmasına yardımcı olan nane çayı içerisine limon sıkılarak da tüketilebilir.
Mideyi Rahatlatan Bitki Çayları
Nane çayı gibi kekik çayı da midenin rahatlamasına yardımcı olur. Aynı zamanda kalp ve damar hastalıklarına da iyi gelen kekik çayı, şişkinlik problemini de ortadan kaldırır. Mide rahatlatıcı diğer bir çay ise zencefil çayıdır. Özellikle hazımsızlık problemi çekenlere uzmanlar tarafından zencefil çayı içmeleri tavsiye edilmektedir. Buna ek olarak hazımsızlık ve şişkinlik problemi olanlar papatya çayı da tüketebilirler. Miktarını abartmadıkları sürece papatya çayı mide rahatsızlıklarına iyi gelir.
Özellikle alerjisi olanların içmeden önce doktora danışmaları gerekmektedir. Mide sorunlarına iyi gelen diğer bir çay ise rezene çayıdır. Yemek yedikten sonra rezene çayı içmek mideyi rahatlatır. 1 su bardağı sıcak suya 1 çay kaşığı kurumuş rezene eklemek yeterli olacaktır. Demlenmesini bekledikten sonra rezene çayı tüketilebilir. Gün içerisinde 1 veya 2 bardak rezene çayı içmek yeterlidir. Fazla tüketildiğinde ise tam tersi etki yapabilir. Safran çayı da mide ve bağırsak problemleri yaşayanlar için tüketilmesi tavsiye edilen çaylardandır. Az miktarı bile çok etkili olan safran çayının dezavantajı ise pahalı olmasıdır.
Ödem Söktüren Besinler
Ödem; birçok kişinin ortak sorunu haline gelmiş durumda .Hareketsiz yaşam, yetersiz sıvı alımı, kalitesiz beslenme ,ağır bir hastalık nedeni ile yatağa bağımlı olma ,anormal veya hastalık kökenli sıvı kaybına bağlı olarak birçok insan da ödem oluşur.
Ödem, dokular arasında yetersiz sıvı nedeni ile dokuların kan toplaması ve azalan su seviyesi nedeni ile dokularda tuz birikiminin artması sonucu hücreler arası sıvı geçiş dengesini korumak adına suyu vücutta tutma da denilebilir.
Parmağınızı deriye batırdığınızda 2-3 cm aşağı iniyor ve iz kalıyorsa, bir gün içinde bir kaç kilo verip alıyorsanız, el, ayak göz kapaklarında şişlik oluşuyor ise sizde ödem ar demektir. Bu makalemizde sizler için ödem söktüren besinler hakkında bilgi vereceğiz.
Ödem vücudun çeşitli yerlerin veya vücudun tümünde ortaya çıkabilir. Böbrek, kalp hastalıkları gibi nedenlere bağlı ödem oluşuyor olabilir. Ödem kilo vermeyi zorlaştırdığı için çoğu kişide kilonun asıl fakat farkında olunmayan nedenleri arasındadır.
Çoğu kişi ödemden dolayı birçok diyetini yarıda bırakmıştır. Hayatı zorlaştıran bu ödem ile bazı besinler ile kurtulabiliriz. Ödem sıvı kaynaklı olduğu için ilk olarak sıvı alımını arttırmamız gerekir .Vücudumuzun 4 te 3 ü şu olduğuna göre günde 2.5 litre su tüketerek bu oranı koruyabilir ,ödem ve şişkinlik riskinin önüne geçebiliriz.
Maydanozu taze veya kaynatıp suyunu içerek, muz tüketerek, nar veya taze sıkılmış nar suyu içerek, ananas tüketerek, yoğurt ve yoğurt suyu tüketerek ödemi kapı dışarı edebilirsiniz. Ayrıca kafeinden, kızartmalardan, tuzlu yiyeceklerden uzak durarak, günde 2 fincan yeşil çay içerek, doğal maden suyu tüketip, hareketli bir yaşam ile ödem sorunundan kurtulabilinir.
Mide Kramplarına Ne İyi Gelir ?
Aç karınla olduğumuzda ya da çok fazla yemek yediğimizde midelerimizdeki ağrı rahatsız eder. Bu rahatsızlık hayatımızın her alanında etkisini gösterir. Peki midemizi korumak, mide kramplarını önlemek için neler yapılabilir? Mide kramplarına ne iyi gelir? Hep birlikte, gelin bu önemli noktaları sizinle paylaşalım.
Aniden yaşanan bu mide kramplarını rahatlatacak ilk önemli nokta, papatya çayı tüketmektir. Papatya çayı, mideyi rahatlatmasıyla bilinir. Bu rahatlama sayesinde, mide kramplarının etkisi de azalacaktır. Papatya; antienflamatuvar özellik gösterir. Bu özellik sayesinde de mide ağrılarına iyi gelmektedir. Her gece içeceğiniz papatya çayı, bu şikayetlerinizi kaybettirecektir.
Mide krampları için ikinci çözüm; rahat bir şekilde uzanarak, sıcak su torbasını midenizin üzerinde tutmaktır. Bu sıcaklık sayesinde mide kaslarınız gevşeyecek ve kramplarınız çözüme kavuşacaktır.
Mide krampları için üçüncü çözüm; pirinç suyudur. Pirinçleri suda haşladıktan sonra, pirinç suyuna bal eklemeniz midenizi rahatlatacaktır. Bu çözüm de etkili bir çözümdür.
Mide krampları için dördüncü çözüm; taze nane çayıdır. Taze nane çayı tüketmeniz de mide kaslarınızı rahatlatacak, kramplarınızın son bulmasına yardımcı olacaktır. Taze nane çayı, şişkinliğe ve sindirim sisteminin işleyişine de iyi gelmektedir.
Mide krampları için beşinci çözüm; Ilık suyun içerisinde yarım limon sıkarak, bu suyu tüketmeniz midenize çok iyi gelecektir. Bu sayede kramplarınız son bulacak, mideniz rahatlayacaktır. Son olarak, zencefil çayı da midenize iyi gelecek, midenizi rahatlatacaktır.
Mide Bulantısına İyi Gelen Bitkisel Çözümler
Mide bulantısı sorunu hepimiz başına gelen ve iştah kaçıran bir durumdur. Mide bulantısının belli başlı nedenleri vardır. Bu nedenler arasında hamilelikte yer aldığından mide bulantısı için çözüm önerilerinde bitkisel çözümler sunacağız. Makalemizde sizlere mide bulantısı na iyi gelen bitkisel çözümler hakkında bilgi vereceğiz. Ama ilk önce sizlere mide bulantısı sorunun belli başlı nedenlerini sizlere açıklayacağız.
Mide Bulantısının Nedenleri
Başta ortaya çıkan migren sorunu mide bulantısına neden olmaktadır. Ayrıca midede oluşan sağlık sorunu olan reflü de mideye alınan her hangi bir besin sonucu midede bulantıya neden olmaktadır. Bazen mide bulantısı herhangi bir gıda zehirlenmesinden dolayı da gerçekleşebilir. Ayrıca mide bulantısı kokunun gelmesi ile gene mide bulantısına neden olmaktadır.
Mide Bulantısı İçin Çözüm Önerileri
Zehirlenme, gebelik, mutfaktaki bazı baharatlar mide bulantısına neden olabilir. Peki, bu sorun için hangi tür bitkileri almalıyız. En iyi mide kürü olan zencefil mide bulantısı sorunu için iyi bir bitkidir. İster zencefil çayı, ister zencefili öyle alınız fark etmeniz mide bulantısı için alındığı zaman kesin çözüm vermektedir. Nane ise, mide bulantısı hafifleten bir diğer bitkidir.
Bir yemek kaşığı kuru naneyi suda kaynatıp içiniz. Böylece mide bulantısı sorunu çözüm bulacaktır. Bir yemek kaşığı limon suyu ve bir yemek kaşığı bal karışımı gene aynı şekilde mide bulantı sorunu için faydalı olacaktır. Süt ve ayran gene aynı şekilde mide bulantısı olan kişiler için çok faydalı olacak olan iki içecektir.
Mevsim Alerjilerine İyi Gelen Yiyecekler
Mevsim geçişlerinde sıklıkla görülen bir sağlık sorunu olan mevsim alerjileri hapşırık, baş ağrısı, halsizlik, boğaz kaşıntısı, burun tıkanıklığı, göz sulanması ve kaşıntısı gibi belirtilerle ortaya çıkar.
Mevsim alerjisi polen, hayvan tüyü, toz gibi çeşitli alerjenler ve çevre kirliliğinden dolayı oluşur. Mevsim alerjisi kişinin sağlık durumuna olumsuz yönde çok fazla zarar vermiyor olmasına rağmen, gündelik yaşantısında kişiyi oldukça rahatsız eder. Soğuk algınlığı ve mevsim alerjileri belirtileri benzer olduğundan dolayı karıştırılabilir. Hastalığın sebebini anlamak için süresine bakılır.
Çünkü soğuk algınlığı kısa vadeliyken, mevsim alerjileri daha uzun bir süre varlığını devam ettirir. Mevsim alerjilerinin tedavisinde dört yöntem söz konusudur: Kişinin rahatsız eden alerjenden uzaklaşması, şurup- hap- damla tedavisi, aşı uygulaması ve mevsim alerjilerine iyi gelen yiyecekler. Peki mevsim alerjilerine iyi gelen yiyecekler nelerdir?
1. Renkli Meyveler: Fazlasıyla antioksidana sahip olan renkli meyveler mevsim alerjileri için oldukça faydalıdır.
Renkli meyveler vücudun direncini artırır. Özellikle içerisinde C vitamini bulunan portakal, greyfurt, kivi gibi meyveler tüketilmelidir.
2. Yeşil Sebzeler: Yeşil sebzeler de antioksidan yönüyle mevsim alerjilerinin tedavisinde oldukça etkilidir. Kabak, brokoli, ıspanak, lahana, Brüksel lahanası, yeşil soğan, maydanoz ve biber sıklıkla tüketilmelidir.
3. Yoğurt ve Kefir: Probiyotik içeren yoğurt ve kefir bağışıklık sistemini düzenleyici ve koruyucu özelliktedir. Bu ürünler vücudu dirençli kıldığından dolayı mevsim alerjilerine iyi gelir.
4. Balık: Omega-3 yönünden zengin olan ton balığı, somon ve levrekte sıklıkla tüketilmelidir.
Metabolizma Hızlandırma Yolları
Metabolizma yaşa, cinsiyete ve kiloya bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Kısacası metabolizma kişiye özgündür. Bu nedenle aynı tekniklerin herkesin metabolizmasını hızlandırması beklenemez. Denediğiniz bir yöntem işe yaramadıysa farklı bir yöntem daha deneyin.
Kendi metabolizmanıza özel olan ve iyi gelen besini bulana kadar deneyebilirsiniz. Metabolizmanın düzgün çalışabilmesi için vücutta herhangi bir rahatsızlığın bulunmaması, organların görevlerini normal ve düzgün bir şekilde yapabilmesi gerekir. Gelin şimdi hep birlikte metabolizma hızlandırma yolları nelermiş ona bakalım.
Sabahları uyanınca güne ilk olarak 1 bardak ılık su içerek başlayın. Aç karnına içtiğiniz bu su metabolizmanızı hızlandıracaktır. Ve gün içinde içmeye devam ettiğiniz en az 6-8 bardak su normalden daha fazla kalori yakmanızı sağlar.
Aynı zamanda kalorisiz içecekler olarak içebileceğiniz şekersiz çaylar da metabolizmanızı hızlandırmaya yardımcı olacaktır. Günde 2 fincan yeşil çayın, yağ yakıcı bir özelliği olduğu ve metabolizmayı düzenleyip, hızlandırdığı için pek çok diyetisyen tarafından önerilmektedir.
Asla öğün atlamayın ve metabolizmanızı sürekli canlı tutun. En önemli öğün kahvaltıdır. Protein içerikli, tam tahıllı ekmek ve gevreklerin yendiği, yağ oranı az süt ve süt ürünlerinin tüketildiği bir kahvaltı sizi gün boyu zinde tutar ve metabolizmanızı hızlandırır. Gece boyunca aç kaldığınız için vücut kendini korumaya alır ve metabolizmanızı yavaşlatır. Eğer kahvaltı öğününü atlarsanız metabolizmanız daha da çok yavaşlar.
Muz, incir , üzüm haricinde elma gibi düşük kalorili bir meyve, fındık, fıstık , ceviz gibi çerezler , tahıl gevrekleri gibi lifli gıdalar ara öğünler için mükemmeldir ve metabolizmanızı hızlandırır.
Akşam çok geç saatlerde yemek yemekten kaçınmalısınız. Mümkünse yatmadan en az 4 saat önce yemeyi bırakmalısınız.
Mehmet Öz’den Zayıflama Önerileri
İnternette, gazetelerde birçok zayıflama yöntemi yer alıyor. Özellikle yaz gelirken gazetelerde bir haftada 7 kilo verdirdiği iddia edilen diyetler geniş yer kaplıyor. Sağlıklı zayıflamak için alanında uzman kişilerin tavsiyelerinin dinlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu yüzden televizyon ekranlarından da tanınan ünlü Dr. Mehmet Öz’ den zayıflama önerileri toplayarak sizler için yazdık.
1. Yiyeceğiniz yemeğe son anda karar vermek sağlıksız yemekleri seçmenize neden olur. Bu yüzden yemek seçiminizi daha önceden planlayın.
2. Sabahları bir fincan yulaf ezmesiyle yapacağınız kahvaltı sizi tok tutacaktır.
3. Vücudunuz için ihtiyacınız olan yağı zeytin, somon, ceviz gibi sağlıklı yağları içeren yiyeceklerden karşılayabilirsiniz.
4. Öğün atlayarak vücudunuzun yağ depolamasına neden olursunuz. Yağlar, vücutta yakılması en zor olan besin gruplarıdır. Bu yüzden ara öğün tüketerek yağların depolanmasını önleyebilirsiniz.
5. Bir avuç taze fındık hem gün boyu enerjik olmanızı sağlar hem de sizi tok tutar.
6. Stres, sürekli yemek yemeye neden olan faktörlerden biridir. Stresle baş etmek için yoga yapabilir, arkadaşlarınızla dertleşebilir, hobilerinizle uğraşabilirsiniz.
7. Yemeklerinizi pişirirken ızgara, buğulama, fırınlama, haşlama gibi pişirme yöntemlerini tercih etmelisiniz. Kızarmış patates, balık, tavuk gibi yiyeceklerden uzak durmalısınız.
8. Market alışverişine gitmeden önce mutlaka liste hazırlayın. Markette listeniz doğrultusunda dolaşın.
9. Diyetteki insanlar bazen açlık hissiyle susuzluk hissini karıştırabilmektedir. Açlık hissettiğinizde içeceğiniz bir bardak su bu hissi ortadan kaldırmıyorsa gerçekten acıkmışsınız demektir.
10. Bazen arkadaşlarınızla dışarı çıktığınızda sağlıksız yiyecekler yemek zorunda kalabilirsiniz. En azından bu yiyeceklerin yanında gelen cips, sos, ekmek, kola gibi sağlıksız ürünleri tüketmemeye dikkat edin.
Mangonun Faydaları Nelerdir ?
Mango, tropikal iklimde yetişen bir meyvedir. İlk olarak Hindistan ve çevresinde yetiştirilmeye başlanmış olup, günümüzde farklı bölgelerde de üretimine devam edilmektedir. Kesildiğinde ortama hoş bir koku bırakır. Çiğ olarak tüketilmesi tavsiye edilir. Tam bir C vitamini olduğunu söylemek mümkündür. Mangonun faydaları nelerdir ? Bu soru uzun zamandır merak konusu.
A ve B vitaminleri ile birlikte ciddi miktarda potasyum da içerir. Enerji kaynağı olan bir meyvedir. Cilt bakım ürünlerinde ve saç bakım ürünlerinde sıklıkla kullanılır. Mangonun kolesterolü düşürücü etkisi mevcuttur. İçerdiği bol miktarda lif ve pektin ile kolesterol hastalarına fayda sağlar.
Mangonun içeriğinde bulunan fisetin, kuarcetin, astragalin gibi bileşikler meme, kolon, prostat ve lösemi kanserlerine karşı koruyucu etki sağlar.
Cilt sağlığı açısından mangonun faydaları oldukça fazladır. Cilt sorunlarına karşı etkilidir. Makyaj ve hava kirliliği gibi dış etmenlerden dolayı tıkanan gözenekleri açmak için doğal bir kaynaktır. Cildin güzelleşmesine yardımcı olur.
Mango tüketerek günlük A vitamini ihtiyacını karşılamak mümkündür. Göz sağlığı açısından A vitamini küçümsenmeyecek bir rol oynar. Mango ile göz kuruluğuna son verebilir ve gece körlüğünün önüne geçebilirsiniz.
Vücutta detoks etkisi yaratır. Yani vücutta oluşan ödemlerden ve toksinlerden vücudun arınmasına yardımcı olur.
Mangonun karaciğeri temizlediğini söylemek de mümkündür.
Bağışıklık sistemini güçlendirmek ve sağlıklı tutmak açısından oldukça kuvvetli bir meyvedir. İçerdiği C ve E vitaminleri ile kalp hastalıklarına engel olur. Serbest radikallere karşı fazlasıyla etkilidir. Düzenli olarak mango tüketerek vücudun ve cildin erken yaşlanmasına engel olmak mümkündür.
Limonlu Suyun Faydaları Nelerdir ?
Limon yüzyıllardır kullanılan ve birçok alanda faydalı bir besindir. İçerisinde bulunan potasyum, magnezyum, kalsiyum ve vitaminler sayesinde antioksidan ve anti-kanser bir yapıya sahip. Limonlu su ise hazırlaması çok basit gün içerisinde rahatlıkla tüketebileceğiniz sağlıklı bir içecektir. İster sıcak isterseniz de soğuk suyun içine ekleyeceğiniz birkaç damla limon ile limonlu suyunuz hazır. Peki, limonlu suyun faydaları nelerdir ?
-Limonlu suda bolca C vitamini bulunur. Kışın sizi gribal enfeksiyonlardan koruyup, dış etkenlere karşı bağışıklık sisteminizi güçlendirir.
-Kansere karşı koruma sağlar. Limondaki alkali kansere karşı adeta bir kalkan görevi görüyor.
-Boğaz ağrısı ve bademcik şişmesine iyi gelir. Boğazdaki iltihapları önler.
-Diş ağrılarını önler ve ağız kokusuna karşı iyi gelir.
-Vücuttaki pH değerini dengeler.
-Depresyona, endişeye karşı iyi gelir ve daha iyi hissetmemizi sağlar.
-Düzenli olarak ılık içeceğiniz limonlu su, vücudunuzdaki yağları yakıp zayıflamanıza yardımcı olacaktır. Ayrıca tokluk hissi de verir.
-Limonlu su, susuzluğu önler.
-Sabahları limonlu su tüketmek, kahve ihtiyacınızı engeller. Güne daha zinde başlarsınız. Vücudunuza sağlıksız kafein yüklemesi yapmak yerine daha sağlıklı olan limonlu su içmeyi alışkanlık haline getirmelisiniz.
-Mide yanmalarına ve sindirime yardımcı olur.
-Limonlu su yüksek tansiyonu düşürme özelliğine de sahiptir.
-Karaciğeri temizler böylece karaciğerden kaynaklı sivilceleri yok eder.
-Limonlu su cilt için tonik olarak da kullanılabilir. Doğal bir ağartıcı ve temizleyici olduğu için cildi fazla yağdan arındırıp cilt rengini düzenler, sivilce ve siyah noktaların oluşumunu engeller.
-Cilt lekeleri için de limonlu suyu tonik olarak kullanabilirsiniz. Düzenli kullanımda cilt lekelerinin renginde açılmalar olduğunu göreceksiniz.
Kırmızı Turp Nelere İyi Gelir ?
Kırmızı turp, oldukça sert bir sebzedir. Bu sert yapısıyla birlikte oldukça kuvvetli faydaları vardır. Vücut sağlığını korumak ve güçlendirmek gibi özelliklere sahiptir. Genel olarak salatalarda kullanılır. Küçük şekilde doğranarak, rendelenerek veya haşlayarak tüketmek mümkündür. Çiğ olarak tüketilmesi tavsiye edilir. Bu şekilde doğal haliyle vücut sağlığına etkisi çok daha fazladır.
Kırmızı turp nelere iyi gelir daha fazla bilgi sahibi olmak istiyorsanız makalemizin devamını okuyabilirsiniz. Kırmızı turp, bol miktarda A. C, K ve B16 vitamini içerir. Bunun yanında demir, bakır, fosfor, kalsiyum, potasyum ve selenyum minerallerini içerir. Zengin lif içeriğiyle de özellikle sindirim sistemine fayda sağlar.
SİNDİRİM SİSTEMİNE ETKİ SAĞLAR: Tüketilen besinlerin sindirilmesinde aktif rol oynar. Aynı zamanda hazımsızlık şikayetlerine karşı da tedavi niteliğindedir. Kırmızı turpun, bütün sindirim sistemine faydası vardır.
KALP SAĞLIĞINI KORUR: Kırmızı turp, zengin denilebilecek miktarda demir içerir. Bu özelliğiyle kalp sağlığına fayda sağlar. Kırmızı turpun, en küçük yapı birimimiz olan hücrelerin sağlığı açısından da yararlı olduğunu söylemek gerekir. Aynı zamanda saç sağlığımız, tırnak ve cilt sağlığımız açısından da kırmızı turpun faydası olduğunu söylemek gerekir.
ANTİOKSİDANDIR: Kırmızı turpun oldukça kuvvetli bir antioksidan olduğunu söylemek mümkündür. Vücutta hastalıklara neden olan serbest radikallerin dolaşmasına engel olur. Vücudun direncini sağlar. Bir çok hastalığa karşı vücudun yenik düşmesine engel olur, bünyeyi korur.
KİLO VERMEYİ SAĞLAR: Turp, bol miktarda lif içerir. Bu özelliğiyle birlikte sindirim ve boşaltım sisteminin sistemli bir şekilde çalışmasını sağlar. Sindirim sistemine olan etkisiyle kabızlık sorununa son verir. Bu şekilde daha kolay kilo vermeye yardımcı olur. Yağların yakılması konusunda da oldukça etkilidir.
Kerevizin Faydaları Nelerdir ?
K vitamini yönünden zengin olan ve antioksidan özelliği ile de adından söz ettiren kereviz hem sağlıklı hem de düşük kalorili sebzelerden birisidir. Ülkemizde kullanımı o kadar da yaygın sayılmaz ama kerevizin yararlarını öğrenen tüm hanımlar mutfaklarında yavaş yavaşta olsa kullanmaya başlamışlardır. Peki, kerevizin faydaları nelerdir ? Gelin şimdi hep birlikte bunu öğrenelim.
İdrar söktürücü özelliğiyle vücuttan toksinlerin ve ölü hücrelerin atılmasını sağlayan kereviz, bu sayede yaşlanmayı da geciktirir. Aynı zamanda lifli yapısıyla mideyi tok tutmaya da yardımcı olur. Bu özelliği sayesinde kilo vermek isteyenlerin de olmazsa olmaz besinlerinden birisidir. Ayrıca lifli yapıya sahip olması bağırsakların iyi çalışmasını ve dolayısıyla kabızlık probleminin giderilmesini sağlar.
Bunların yanı sıra kereviz yüksek tansiyon hastalığını önlemek için de bire birdir. Ayrıca kalp ve damar hastalıklarını da önleyen kerevizin faydaları bu kadarla da bitmez. Kansere yakalanma riskini en aza indiren kereviz, kanser hücrelerinin yayılmasını da engeller. Bunların yanı sıra kolesterolün düşmesini de sağlayan kereviz, romatizma gibi iltihaplı hastalıkların tedavisi için de tüketilir. Kerevizi tüketirken sadece kökünü değil yapraklarını da yemek çok faydalıdır.
Ayrıca suyu da birçok hastalıktan şifa bulmak için tüketilmektedir. Bunlara ek olarak kerevizin sakinleştirici özelliği de vardır. Ayrıca uyku problemi yaşayan kişilere de kereviz yemeleri veya kereviz sapının suyunu içmeleri tavsiye edilmektedir.
Bunların yanı sıra adet dönemindeki sancıları azaltmaya da yardımcı olan kereviz, öksürük, hapşırık gibi alerji belirtilerini de ortadan kaldırır. Her şeyin aşırısı zararlı olduğu gibi kerevizi aşırı tüketmek de zararlıdır. Özellikle hamilelerin veya kronik hastalığı bulunanların kereviz tüketmeden önce bir uzmana danışmalarında fayda vardır.
Keçi Yoğurdunun Faydaları Nelerdir ?
Yapılan bilimsel araştırmalarla birlikte, keçi yoğurdunun sağlık açısından bir çok olumlu özelliğe sahip olduğu bilinmektedir. Keçi yoğurdunun doğal tadı, dokusu, sahip olduğu özellikler saymakla bitmez. Dilerseniz bu özellikleri sizlerle paylaşarak, keçi yoğurdunun faydaları nelerdir hep birlikte inceleyelim. Ne dersiniz?
1) Keçi yoğurdu tüketmek, birçok hastalığın oluşumunun engellenmesinde tercih edilmektedir. Hastalıkların önüne geçmek için, keçi yoğurdu tüketilmesi, uzmanlar tarafından araştırmalar neticesinde öneri olarak sunulmaktadır. her gün düzenli olarak keçi yoğurdu tüketenlerde hastalık oranının %18 daha az görüldüğü kanıtlanmıştır.
2) Keçi sütü, anne sütüne en yakın olan süt olduğu bilinmektedir. İçerisindeki bakteri oranı, diğer sütlere nazaran çok daha az olduğu bilinmektedir. Bu sebeple mutlaka tüketilmesi gereken bir besindir.
3) Kanser hücrelerinin oluşumunu engellemektedir. Kanser riskini de en az düzeye indirmede yardımcı olmaktadır.
4) Kemik erimesi hastalığının da oluşumunu engellemektedir.
5) Et ve balık tüketmeyenlerin ihtiyaç duyduğu fosfat eksikliğini gidermede yardımcı olmaktadır.
6) İçerisinde yüksek oranda B1, B2 vitamini bulunmaktadır. Bu vitaminler sayesinde vücudu rahatlatmaktadır. Stres ve gerginliği almada ve hafiflemesinde büyük önem taşıdığı bilinmektedir.
7) Keçi sütü düzenli olarak tüketildiği zaman, egzama, astım ve cilt hastalıklarının tedavi sürecinde, hastalıkların seyrini hafifletmek için de kullanılmaktadır.
8) Diş çürümelerini önlediği bilinmektedir.
9) Mide rahatsızlıklarını gidermede yardımcı olduğu bilinmektedir.
10) Diyet yapmada ve kilo vermede yardımcı olan bir besindir.
Katarakt Riskini Azaltan Yiyecekler
Katarakt ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan önemli bir görme bozukluğudur. Beslenme düzeni ve şekli bazı hastalıklara iyi gelebildiği gibi katarakt hastalığına da iyi gelebilir. Özellikle katarakt riskini azaltan yiyecekler tüketerek bu hastalığın önüne geçebilmek mümkündür.
Araştırmalara göre bazı yiyeceklerin katarak riskini azalttığı belirlenmiştir. Özellikle bu yiyecekler kabuklu olan kuruyemişler , ıspanak, ve içinde bol miktarda E vitamini olan yiyecekler katarak riskini azalttığı ispatlanmıştır. Çin de özellikle yapılan bu araştırmada bilim adamları bu yiyeceklerin bol bol tüketilmesi gerekir. E vitamini tüketimi ile birlikte yaşa bağlı olarak katarak riski yüzde 27 lerde azalama olduğu gözlenmiştir.
Yaşa bağlı olarak kataraktın koruyuculuğu E vitamini arttırıldığında risk oranı düşüyor. İçinde çok fazla E vitamini olan yiyeceklerin başında şunlar geliyor ; soya fasulyesi , kabuklu yemiş , kuru fasulye , tohumlar, yeşil yapraklı olan sebzeler , avokado , ayçiçek ve mısır yağı tüketimini günlük olarak bunlardan biriyle sağladığınızda katarak riskini azaltmış ayrıca E vitamini ihtiyacınızı da almış olursunuz.
Katarakt bilindiği üzere gözün içinde bulunan saydam merceğin kaybedilmesi ve bununla birlikte görmenin zorlaştığı bir göz hastalığı olarak bilinir. Bu hastalığın yüzde 90 ‘ı yaş ilerledikçe meydana gelir. Körlüğün nedenleri arasında katarakt olduğu bilinir.
Kalp Sağlığına İyi Gelen Besinler
Hayat sıvısı olan kanın pompalanarak bütün vücuda yayılmasını sağlayan kalp, en önemli organımızdır. Bu nedenle kalp sağlığının bozulması demek dolaylı olarak diğer organların da görevlerini yerine getirememesi anlamına gelir. Kalp sağlığı açısından dengeli ve sağlıklı beslenmek çok önemlidir. Kalp dostu olan birçok şifalı besin vardır.
Kalp sağlığına iyi gelen besinler özenli bir şekilde tüketilirse sizi önemli hastalıklardan da korumuş olurlar. Özellikle ton balığı, somon gibi Omega 3 yönünden zengin besinler kalp sağlığı açısından haftada 2 veya 3 kere mutlaka tüketilmelidir.
Ayrıca yulaf, keten tohumu, çavdar, ceviz, fındık, kabak çekirdeği gibi lifli besinler de kalbe iyi gelen besinlerdendir. Bu besinler aynı zamanda tansiyonun düşmesini ve kan şekerinin düzenlenmesini sağladığı için yüksek tansiyon ve şeker hastaları tarafından da tüketilmesi gereken besinlerdendir.
Kalp sağlığı için önemli olan minerallerin başında potasyum gelir. Potasyum kan basıncının dengelenmesine yardımcı olur. Yoğurt, patates, biber, pancar ve muz gibi besinlerin içerisinde bol miktarda potasyum bulunmaktadır.
Domates, yeşil çay, karpuz, çilek, böğürtlen, ahududu gibi besinler iyi birer antioksidan kaynağı olmalarının yanı sıra aynı zamanda kalp dostu olan besinlerdendir. Bunların yanı sıra soğan, sarımsak, kuşkonmaz, fasulye, elma, arpa gibi besinler de kalp sağlığını koruyan diğer besinlerdir.
Tam yağlı süt ve süt ürünleri, yağlı etler, işlenmiş gıdalar, kızartılmış besinler, aşırı tuzlu ve şekerli besinler kalp sağlığı açısından tüketilmemesi gerekmektedir. Tam yağlı süt yerine yağsız veya az yağlı süt tüketilmesi, margarin gibi doymuş yağlar yerine de zeytin yağı tüketilmesi uzmanlar tarafından tavsiye edilmektedir.
İştahınızı Kontrol Etmenin Yolları
İştah sorunu herkes de çok önemli bir sorundur. Bu sorun bütün her şeyin başı olarak bilinir. Bunun için iştah sorunu halletmek hemen hemen bütün sorunları halletmekle aynı değer sahiptir. Örneğin iştah sorunu olan bir kişide aşırı kilo sorunu, obezite olması gibi durumlar söz konusu olabilir. Doymak bilmeyen bir iştah sizi eğer bıktırmışsa yapmanız gereken aşağıdaki yazıyı okumaktır. Böylece iştah sorunu ile savaşmış olur. Bu savaşı siz kazanmış olursunuz. İştahınızı kontrol etmenin yolları aslında çok basittir. Tek yapmanız gereken kararlı olmaktır.
İlk yapmanız gereken tokluk hissi uyandıran besinler tüketmenizdir. Sağlı bakanı onayı olan bu ürünler sayesinde iştah sorunun önüne geçmiş olursunuz. Ayrıca doyma hissi sayesinde daha az yemiş olursunuz. Yemeği acele yeme durumu da aşırı iştah sorunun nedeni olarak bilinir. Bunun için daha yavaş yemek yenilmeli ve ayrıca lokmaları iyice çiğneyerek yenmelidir. Rahat rahat yemek yiyiniz. Yemek yeme süreniz en aza yirmi dakika olsun. Bu sizin iştahınızı kontrol etmek amacıyla faydalı olacağı gibi mide sorun yaşamanın da önüne geçmiş olursunuz.
Bazen çok uykusuz kalma, yorgun olma, stresli olma gibi ruh halleri de aşırı iştah sorununu yaratmaktadır. Bu durumları ortadan kaldırmak sizler için faydalı olacaktır. Yemek tabağındaki fazla yemeğinizi azaltın. Bu durum da sizin iştah sorununuz için çözüm olacaktır. Egzersiz yapmak sizi acıktırabilme hissi uyandırabilir. Bunun için egzersiz sonrası hemen yemek yemeğe gitmeyiniz. Bunun yerine biraz dinlenme sizin açlık sorununu ortadan kaldıracaktır.
Böylece iştah sorununuz çözüme kavuşmuş olacaktır.